Hülya TÜZÜNLER

Hülya TÜZÜNLER

Alzheimer Hastalarında Beslenme

26.09.2021 19:01:09

Halk arasında unutkanlık hastalığı olarak bilinen Alzheimer gün geçtikçe sıklığı artan ilerleyici hafıza kaybı olarak tanımlanan nörolojik hastalıklar arasında yer almaktadır. Uzun süre belirti vermeden sinsi olarak gelişen bir hastalıktır. Demansın en sık karşılaşılan şeklidir. Hastalarda ilk olarak hafıza etkilenir ve zamanla bireysel olarak kendi ihtiyaçlarını karşılayamama, işlev yetersizliği, günlük yaşam aktivitelerinin azalması veya zamanla bireylere bağımlılığın artması görülmektedir.
Hastalığın Risk Faktörleri
· İlerlemiş yaş,
· Genetik faktörler,
· Obezite,
· Yaşanan beyin hasarı,
· Cinsiyet, (Özellikle kadınlarda daha sık karşılaşılmaktadır.)
· Sigara ve alkol kullanımı,
· Düşük eğitim düzeyi,
· Beslenme yetersizliği, (folik asit, antioksidan vitaminler ve mineral yetersizliği…)
· Yanlış beslenme alışkanlıkları, ( Fast-food, işlenmiş besinler, karbonhidrat ağırlıklı besinler…)
· Nörotoksinlere maruz kalma (alüminyum, bakır…)
· Hipertansiyon, diyabet hastaları ve kronik hastalıklar temelini oluşturmaktadır.
Alzheimer Hastalarında Beslenme
· Hastalığın önemi dikkate alınmalıdır ve önemli bir hastalık olduğu unutulmamalıdır. Beslenme tedavisi de kişiye özel olmalıdır.
· Teşhis konan hastalarla ve ilgili kişilerle yakınlık kurulmalı ve detaylı gözlemlerle genel durumu değerlendirilmeli besin takibi yapılmalıdır.
· Hastalarda iştah problemi sıklıkla karşılaşılan sorunlar arasında olup uzman eşliğinde( doktor, diyetisyen) doğru tedavi ile bu problemin iyileştirilmesi sağlanmalıdır.
· Genelde hastalarda unutkanlık arttıkça ileriki dönemlerde yemek yemeyi unutma, eksik beslenme veya yediğini unutup tekrar yemek yeme den kaynaklı aşırı beslenme gibi durumlar görülmektedir.
· Akdeniz tarzı diyet modeli ile kontrollü ve sağlıklı beslenme sağlanmalı,( Hasta diyetisyen eşliğinde beslenmesi planlanmalı ve kontrol edilmelidir.)
· Beslenme de çeşitlilik sağlanmalı ve mevsimine uygun taze ürünler tüketilmelidir.
· Su tüketimi önemli olup gereksinmeye uygun tüketilmelidir.
· Yeterli ve dengeli olarak öğünlerde beslenmeli ve beraberinde rahat tüketebileceği sevdiği besinler uygun pişirme koşulları ile hazırlanmalıdır.
· Çok katı ve çok büyük parçalar tüketilmemeli,( püre, çorba, ince kıyılmış yemekler küçük porsiyonlar şeklinde tüketmeli)
· Yenilen yemekler çok sıcak veya çok soğuk olmamalıdır.
· Her gün 1 yumurta tüketilmelidir.
· Kabızlık hastalarda sıklıkla karşılaşılan bir durum olup hastanın lifli besinlerin tüketimi, sıvı alımı ve yormayacak şekilde fiziksel aktivite yapması sağlanmalıdır.
· Omega-3, magnezyum, C ve D vitaminleri yönünden zengin besinlere yer verilmelidir.
· Besinler temizlik kurallarına uygun şekilde hazırlanmalıdır. Aksi durumlarda koruyucu özelliklerini kaybetmektedir.
· Antioksidanlardan zengin koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller, karnabahar, çilek, havuç, domates gibi sebze ve meyvelerin tüketimi artırılmalı ve özelliklerini kaybetmeyecek şekilde pişirilmelerine özen gösterilmeli, özellikle mor, siyah, kırmızı sebze ve meyveler beslenmeye eklenmelidir.
· Besin alımında azalma veya zorlanma gözlendiğinde uzmanlara danışılmalı ve her gün besin tüketim takibi yapılmalıdır.
· Hindiztan cevizi yağının hastalıkta ilerlemeyi azaltıcı etkisi olduğu bilinmekte olup besinlerle özdeşleştirerek tüketimi sağlanmalıdır.
· Hastanın zihni aktif tutulmalı ve sosyalleşme ortamı hazırlanmalıdır.
· Hastaların dikkat dağınıklığı göz önünde bulundurulmalı ve yemek yediği ortamda dikkatini dağıtacak televizyon, tablet gibi unsurlar kapalı tutulmalıdır.
· Yemek tabakları sade, desensiz ve renksiz olmalıdır.
Korunmak İçin Neler Yapılmalı?
· İdeal kilo kontrol altında tutulmalı,
· Kan bulguları kontrol edilmeli (B12 vitamini seviyesi sıklıkla kontrol ettirilmeli)
· Bitkisel kaynaklı besin tüketimi sağlanmalı,
· Doymuş yağ ve trans yağ tüketimi azaltılmalı yerine kaliteli yağlar tüketilmelidir. ( yağlı tohumlular, zeytin yağı, )
· Tuz tüketimi azaltılmalı ve yemekleri baharatlarla renklendirmeye özen gösterilmelidir. Özellikle safran, zerdeçal, kırmızı biber gibi baharatlar hastalık riskini en aza indirmektedir.
· Kırmızı et tüketimi sınırlandırılmalı, haftada 2 kez tüketimi yeterli olacaktır. Ayrıca kırmızı et tüketiminde uygun pişirme yöntemleri kullanılmalıdır. (haşlama, ızgara, buğlama…)
· Haftada 2 kez balık tüketmeye özen gösterilmelidir.
· Günlük kaliteli protein tüketimine önem verilmelidir.
· Klinik araştırmalarda E vitaminin alan kişilerin hastalığa yakalanma ve ilerlemesini yavaşlattığı bilinmektedir. E vitamininden zengin besinler; yeşil yapraklı sebzeler, kepek, bitkisel yağlar, Brüksel lahanası, soya fasulyesi gibi besinlere yer verilmelidir.
· Yeşil çay içerisinde bulunan flavonoidlerin hafızayı geliştirdiği ve ileriki yaşlarda görülen sinir kaybını yavaşlattığı düşünülmektedir.
· Şeker ve şekerli besinler, paketli ürün tüketimi sınırlandırılmalıdır.
· Alüminyum gibi nöroksin üretici maddeleri besinlerin pişirilmesinde kullanılmamalıdır.
· Düzenli olarak egzersiz yapılmalıdır.
· Günlük stres en aza indirilmeli ve stres kaynaklarından uzak durulmalıdır.
· Uyku düzeni oluşturulmalı ve güne erken saatlerde başlanmalı,·
Sigara ve alkol tüketimi sınırlandırılmalıdır.
Maalesef toplum olarak beslenmenin önemini kavramakta zorlanmaktayız. Bir çok hastalığın tedavisinde ve önlenmesinde en temel tedavi beslenmedir. Alzheimer hastaları için hastalık öncesi ve hastalık sürecinin her aşamasında beslenme tedavisi çok önemlidir. Hastalar için en uygun tedavi uzman eşliğinde takibi yapılan beslenme tedavisidir.

 

Yorum Yaz
Uyarı: Hakaret içeren Cümleler veya imalar, inançlara, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.